Makedonya Gezi Rehberi: Ohrid, Matka Kanyonu ve Üsküp
2023 yılının Mayıs anında 3 günlüğüne Berlin’den Makedonya’ya gittim. Asıl amacım Üsküp’te yaşayan kuzenimi ziyaret etmekti. Ancak fırsat bu fırsat Makedonya’nın güzel doğasını keşfetmeden geri kalmadım. Matka Kanyonu’nda doğa ile iç içe güzel bir yürüyüş yaptık, Ohrid’de manzaraların tadını çıkardık, Üsküp’te lezzetli yemekler yedik. İşte benim deneyimlerimle Makedonya gezi rehberi ve Makedonya’da gezilecek yerler.
Makedonya’ya Nasıl Gidilir? Makedonya Vizeli Mi?
Makedonya, Türkiye vatandaşlarından 90 güne kadar kalışlarda vize istemiyor. Üsküp’e İstanbul’dan Pegasus ve Türk Hava Yolları ile her gün direkt uçuşlar var. Ben Berlin’den Üsküp’e Wizzair ile uçtum. Wizzair, bütçe dostu uçuşlar bulabileceğiniz bir havayolu şirketi, eğer sadece sırt çantası ile seyahat etmeye hazırsanız. Perşembe akşamüstü Berlin’den yola çıktım, akşam yemeğine Üsküp’teydim. Dönüş uçuşum pazar akşamdı, bir gün izin ile dolu dolu 3 gün geçirmiş oldum.
Üsküp’te Gezilecek Yerler ve Yeme İçme
Vardar Nehri’nin ikiye ayırdığı heykeller şehri Üsküp’ün, Makedon tarafında konaklamanızı tavsiye ederim. Üsküp’ün turistik yerleri çok fazla değil, merkeze gidip köprüleri ve civarındaki heykelleri gördüğünüzde büyük ölçüde turistik noktaları halletmiş olacaksınız. Açıkçası kuzenim yaşamasa merak edip geleceğim bir şehir değildi Üsküp, gidip görünce onaylamış oldum kendimi.
Şehirde turunuza Türk Çarşısı tarafından başlayabilirsiniz. Burada Kosmos Köfte‘de akşam yemeği yedik. Gerçekten çok güzeldi. Güveçte kuru fasulye ve bol peynirli salatalarını da çok beğendim. Üstelik fiyatlar Berlin’den sonra ilaç gibi geldi. Türk Çarşısı’ndan yürüyerek Taş Köprü’ye gelebilir, etraftaki dev İskender heykellerine şaşıp kalabilirsiniz. Üsküp’e neden heykeller şehri dendiğini anlamak zor olmadı. Makedonya Meydanı tarafı daha modern ve dinamik. Gece Hotel Alexandar‘da içtiğimiz lokal kırmızı şarap da yanındaki sohbetin hatırına paha biçilemezdi.
Üsküp’teki güzelliklerden biri de şehri tepeden izlemek için gittiğimiz Vodno Tepesiydi. Buraya çıkmak için araba şart. Çekirdeklerimizi alıp arabanın yanında manzara izleyerek müzik dinlemek bana ODTÜ otopark akşamlarını anımsattı…
Matka Kanyonu
Üsküp’e yaklaşık 16 kilometre mesafede bulunan Matka Kanyonu, Makedonya seyahatimin yıldızı oldu. Baharda orada olduğum için her yerin yemyeşildi, çeşit çeşit çiçekler ve ağaçlar vardı. Berrak, masmavi gökyüzü altında yaptığımız yürüyüş çok iyi geldi. Bana kalsa daha saatlerce yürürdüm kanyon boyu süren patika yollarda… Kanyonun başladığı noktaya arabayı park edip, sonra biraz yokuş yukarı yürümeniz gerekiyor. Bir restoranın olduğu ve tekne turlarının kalktığı noktadan sonrasında ise tamamen doğa ile baş başasınız. Tekne turu ile kanyondaki mağaraya da götürüyorlarmış. Kanyona giriş ücretsiz, Üsküp’ten otobüsler de var.
Matka Kanyonu’nun güzelliğini anlatmaya benim kelimelerim yetmiyor, fotoğraflar konuşsun…
Ohrid
Makedonya’nın incisi Ohrid diye hep duyardım, dedikleri kadar varmış. Üsküp’ten Ohrid’e giden yollar el değmemiş, inşaatsız ve yemyeşil. Mesafe 180 kilometre, 3-3.5 saat sürüyor özel aracınızla. Üsküp’ten Ohrid’e günübirlik turlar ya da otobüsler de varmış.
Ohrid’i hep göl kenarında küçük bir kasaba gibi hayal etmiştim, aslında Ohrid orta büyüklükte bir şehirmiş. Güne Drop’ta lezzetli bir kahve içerek başladık. Sonra Ohrid’in çarşısında turladık, inci dükkanlarını gezdik. Ohrid, incisi ile meşhurmuş; ben de bir çift inci küpe kaptım kendime. Öğlen yemeğini Ќебапчилница „Вкусно“ isimli restoranda yedik. Burada klasik köfte ve salata ikilisine ek olarak bir de Ajvar mezesini denedim. Yemekten sonra Ohrid gezimizin en keyifli zamanları başladı. Kısa bir tırmanışın ardından Aziz Panteleymon / Aziz Kliment Kilisesi’ne çıktık. Yol boyu manzaralar enfesti. Kiliseye giriş ücretli, eminim manzaralar da güzeldir ama asıl güzel manzaralar ücretsiz girebileceğiniz Aziz Yuhanna Kilisesi’nde. Burada sanırım 1 saate yakın vakit geçirdik. Uzun uzun oturduk ve maviliğin tadını çıkardık.
Devasa Ohrid Gölü, karşımızda Arnavutluk ve gölü kucaklayan dağlar, bahar gelmiş, hafif bir esinti… Gerçekten çok çok güzeldi. Ohrid’i ilkbaharda ziyaret edin!
Buradan yürüyerek limana indik ve Chun’da göl kenarında bir masa kapıp buz gibi bir kadeh beyaz şarap içtik. Aslında Ohrid ve civarında görmek istediğimiz başka yerler de vardı ama açıkçası o gün yavaşlığın tadını çıkarmak istediğimiz için başka bir yere gitmedik.
Eğer sizin daha uzun vaktiniz varsa ya da daha hızlı bir güne hazırsanız; Ohrid’in Arnavutluk sınırındaki Aziz Naum Manastırı’nı ziyaret edebilir, Sveti Stefan’a yüzmeye gidebilir ya da civardaki muhteşem dağlarda hiking yapabilirsiniz. Biz akşam yemeğine Üsküp’te olmak istediğimiz için vakitlice dönüşe geçtik.
Makedonya’da geçirdiğim 3 günden notlarım böyleydi. Seyahat etmekten ziyade, teyzem ve kuzenimle vakit geçirmeye gittiğim için; onlarla çay, kahve içip saatlerce sohbet etmek çok güzeldi- nerede olduğumuzdan bağımsız!
Bir sonraki seyahatte görüşmek üzere!
Bir başka vizesiz ülke Sırbistan, Belgrad notları için buraya tık.
