Kopenhag’da Hesaplı Seyahat : Ucuza Gezmenin Yolları

Danimarka, dünyanın en pahalı ülkelerinden biri. Benim gittiğim dönemde 1 Danimarka kronu 0.88 Türk Lirası’na denkti. Ancak ekonomilerinin güçlülüğünden her şeyin çok yüksek birim fiyatlarda satılması, hesaplı bir tatili neredeyse imkansız kılıyor. Örneğin 20 kronun altında satın alabileceğiniz bir şey neredeyse yok. Tüm bunlara rağmen Kopenhag seyahatinizi düşük bütçe ile sürdürebileceğiniz önerilerim var, işte Kopenhag’da hesaplı seyahat rehberi!

• Netto& Lidl Süpermarketlerinden Alışveriş Yapın

Lidl, Avrupa’nın birçok şehrinde kurtarıcım olmuş olan bir market zinciri. Netto ile ise Kopenhag’da tanıştım. İkisine de şehirde sık sık rastlamak mümkün. Seyahatimizin 3. gününün sabahında erken tren ile Malmö’ye gidecektik, konaklamamıza kahvaltı dahil değildi ve bir mekana gidip kahvaltı edecek vaktimiz yoktu. Hal böyle olunca tren garından alacağımız bir sandviçe 50-60 kron vermek yerine, bir gün önce Lidl’dan tazecik minik ekmekler ve güzel birkaç çeşit peynir aldık. Akşamdan hazırlayıp sırt çantamıza attığımız sandviçleri, sabah istasyondan aldığımız kahve ile trende afiyetle yedik.

Bizim kaldığımız hostelde bir ortak mutfak vardı. Birçok gezginin süpermarketten aldıkları makarna ve bakliyatları pişirip ton balığı, yoğurt vb. şeylerle yediklerini gördüm. Biz akşam yemekleri için bunu tercih etmedik ama özellikle uzun bir seyahatteyseniz ve konakladığınız yerde böyle bir imkanınız varsa neden olmasın. Üstelik Danimarka mutfağının özellikli bir yanı yokken…

Yine su konusunda da süpermarketler tek tercihim oldu. 1.5 litrelik şişelerde su alıp kendi yarım litrelik kaplarımıza bölüştürdük. Böylece hem ağırlık yapmadı hem de yarım litrelik suya 25 kron vermek yerine marketten 7-10 kron gibi bir fiyata aldık.

• Yürüyün, Yürüyün, Yürüyün

Kopenhag çok büyük bir şehir değil. Özellikle Indre By bölgesindeki turistik çoğu yer birbirine çok yakın. Biz Vesterbro’da, tren istasyonuna çok yakın bir yerde konakladık ve 2 gün boyunca her yere yürüdük, 45 kilometre yol yapmışız. Hem şehrin tadı böyle çıkıyor hem de metro biletine 12 kron vermemiş olursunuz.

• Termosunuzu Yanınıza Alın

İnsanın kendine yapacağı en önemli yatırımlardan biri kaliteli bir termos bana kalırsa. Özellikle benim gibi çay, kahve içmeden duramayan biriyseniz. Kopenhag’a giderken termosum da benimleydi. Çantama birkaç sallama ıhlamur ve yeşil çay da attım. Sabah hostelin mutfağında su kaynatıp 5 saate kadar sıcak tutan termosuma koydum, gün içinde sıcak bir şeyler içip ısınmak istediğimde hızlıca çay yaptım kendime. İskandinavya havası sık sık sıcak bir şeyler içip kendinize gelmeye ihtiyaç duyduruyor, eh her seferinde bir mekana oturamazsınız değil mi?

• Plastik Şişeleri Atmayın, Markete Geri Verin

Kopenhag’a tıpkı Zürih gibi musluktan su içer bedavaya getiririm hayaliyle gitmiştim ama gerçekler farklıydı. İlk gün Normal adlı Gratis benzeri marketten su alırken, kasada ödediğim tutarın etikette yazandan farklı olduğunu görüp kasiyere sordum. O da şişeyi geri getirdiğim takdirde depozitoyu geri verdiklerini söyledi. Hal böyle olunca 3 gün boyunca aldığımız hiçbir şişeyi atmadım, son gün havaalanında 7-Eleven’a hepsini geri verdim ve 10 kron geri aldım 🙂 Havaalanında 10 krona bir şey almak mümkün değil ama yabancı madeni para koleksiyonuma Danimarka kronu eklemiş oldum, fena mı?

• Kahvecilerin Re-fill Olanağını Araştırın

Kopenhag ve Malmö’de mekanlara dair en sevdiğim şey bu oldu! Kopenhag’da MAD& KAFFE’de 25 krona ilk bardağını aldığınız filtre kahveyi 12 krona sınırsız yenileyebiliyordunuz. Malmö’de ise Konditori Hollandia re-fill imkanlarında zirve yapmıştı. Bir kere çay ya da kahve aldıktan sonra, ücretsiz olarak istediğiniz kadar çay ya da kahve alabiliyorsunuz. Üstelik bunlar ortak alanda termoslara konmuş, sipariş vermenize gerek yok. Bunun suiistimal edilmediği, suyunun çıkarılmadığı o kadar belli ki müthiş bir güven ortamı oluşmuş. İstanbul bu günleri tahminen ne zaman görür…

• Spoiler : Smagsløget’te Akşam Yemeği

Kopenhag yeme içme rehberi yolda ama rehberin en hesaplı keşfini Kopenhag’da hesaplı seyahat yazısına koymamak olmaz. Hostelimizin arka sokağındaki bu sandviç mekanını Foursquare’de gezinirken buldum. Fotoğraflar aklımı çelince gidip dışarıdan menüsüne baktık ve zafer! 89 krona 2 kişinin doyabileceği dev gibi, malzemelerin içinden taştığı aşırı lezzetli bir sandviç yedik. Bir sandviçe 78 TL vermenin nesi zafer dediğinizi duyar gibiyim ama Kopenhag ortalamasına göre çok çok ucuz. Smagsløget ’in enfes sandviçlerini yemeden dönmeyin.

Kopenhag’da hesaplı seyahat için önerilerim bu şekilde. Tüm bunlara ek olarak Kopenhag’daki 2 günde hiçbir müze, saray vb. yer için giriş parası vermediğimizi de ekleyeyim. Çünkü bunlar arasında ilgimi çeken bir yer yoktu. Kütüphane, botanik bahçesi gibi yerler de ücretsizdi zaten. 2 günde 45 kilometre yol yürüyerek şehrin farklı semtlerinin, ara sokaklarının tadını çıkardık ve bu dünyanın bedava gerçekleştirebileceğiniz en güzel deneyimi bana kalırsa.

Kopenhag’da nereleri gezelim derseniz sizi Kopenhag gezi rehberine alalım.